İthalatta marka tescili, ürünlerinizi yurtdışında satarken markanızın korunmasını sağlayan önemli bir adımdır. İşte ithalatta marka tescili hakkında bilmeniz gereken bazı temel bilgiler:
1. Marka Tescili Nedir?
Marka tescili, bir işletmenin veya ürünün adını, logosunu veya diğer tanımlayıcı öğelerini yasal olarak koruma altına almak için yapılan bir işlemdir. Bu, markanızın taklit edilmesini veya kötüye kullanılmasını önler ve müşterilerinizin size güvendiğinden emin olmanıza yardımcı olur.
2. Uluslararası Marka Tescili
Eğer ürünlerinizi yurtdışında satmayı planlıyorsanız, uluslararası marka tescili düşünmelisiniz. Bu, markanızı birçok farklı ülkede koruma altına almanıza olanak tanır. Uluslararası marka tescili için WIPO’nun Madrid Protokolü’ne veya Madrid Anlaşması’na üye olmanız gerekebilir.
3. İthalat ve Marka Tescili
Ürünleri ithal ederken, marka tescilinizi uluslararası düzeyde korumak önemlidir. Ürünlerinizin bulunduğu ülkelerde marka tescili yapmalı ve koruma süreçlerini takip etmelisiniz. Bu, ithal ettiğiniz ürünlerin yerel yasal düzenlemelere uygun olduğunu ve markanızın kötüye kullanılmasını engelleyecektir.
4. Marka Tescili Süreci
Marka tescili süreci ülkeden ülkeye farklılık gösterebilir. Genellikle, başvuruyu yapmanız, markanızın benzersiz olduğunu ve başka bir marka ile çatışmadığını kanıtlamanız gerekebilir. Başvurunuz kabul edilirse, markanız resmi olarak tescil edilir.
5. Profesyonel Yardım
Marka tescili süreci karmaşık olabilir ve hukuki gereksinimleri karşılamak önemlidir. Bu nedenle, bir avukattan veya marka tescili uzmanından yardım almanız faydalı olabilir.
İthalatta marka tescili, işletmenizin uluslararası pazarda rekabet edebilmesi ve markanızın değerini koruyabilmesi için kritik bir adımdır. Yerel ve uluslararası düzeyde markanızı korumak, uzun vadede işletmenizin başarısını artırabilir.
İthalat Aşamasında Marka Haklarının İhlal Edildiğini Düşünen Bir Distribütör Firmanın Ya Da Şirketin Hangi Yolları İzlemesi Gerekmektedir?
Marka haklarının ithalat aşamasında ihlal edildiğini düşünen bir distribütör veya şirket, Türkiye’deki gümrük prosedürleri ve kanunlar çerçevesinde aşağıdaki yolları izlemelidir:
- Gümrük Müdahalesi: Eğer bir distribütör veya şirket ithalat sırasında marka haklarının ihlal edildiğine inanıyorsa, bu durumu hızlı bir şekilde gümrük idaresine bildirmelidir. Türk Gümrük Kanunu’nun ilgili maddeleri, bu konuda özel düzenlemeler içermektedir. Gümrük idaresi, marka sahibinin başvurusu veya kendi inisiyatifiyle ithalat işlemlerini durdurabilir ve eşyayı el koyabilir.
- İhtiyati Tedbir Kararı: Marka sahibi, gümrük idaresine başvurarak ihtiyati tedbir kararı alabilir. Bu kararla birlikte eşyanın işlemleri tamamen durdurulur ve eşya alıkonur. Marka sahibinin bu kararı almak için hukuki gerekçeleri ve marka haklarının ihlal edildiğine dair kanıtları sunması gerekir. İhtiyati tedbir kararı, çabuk bozulabilen eşyalar için 3 gün, diğer eşyalar için 10 gün süre verir.
- Hukuki İşlem: İthalat aşamasında marka haklarının ihlal edildiğini düşünen distribütör veya şirket, hukuki olarak eşyanın işlemlerini durdurmak için ticaret mahkemesine başvurabilir. Mahkeme, marka haklarının ihlal edildiğine dair kanıtları değerlendirir ve karar verir. Eğer mahkeme kararı marka haklarının ihlal edildiğini tespit ederse, eşyanın Türkiye’ye girişi kesinlikle engellenir.
- Gümrük İdaresi İşlemleri: İlgili gümrük idaresi, eşyanın marka haklarına aykırı şekilde hareket edildiğini tespit ettiğinde, eşyanın işlemlerini gümrük kanununun ilgili maddeleri gereğince tasfiyeye tabi tutar. Eşya Türkiye’ye girişine izin verilmez ve belirli bir süre içinde marka haklarına uygun bir şekilde işlem yapılmazsa eşya serbest dolaşıma alınır.
Marka haklarına aykırı eşya üzerinde herhangi bir mahkeme kararı olmadan ve belirli bir süre içinde hak sahibinin gerekli başvuruları yapmaması durumunda, eşyanın normal ithalat işlemleri uygulanmaya devam edebilir.
Sonuç olarak, ithalat aşamasında marka haklarının ihlal edildiğini düşünen bir distribütör veya şirket, Türk Gümrük Kanunu çerçevesinde yukarıda belirtilen yolları izleyebilir. Marka haklarının korunması için hukuki prosedürler ve işbirliği marka sahiplerine önemli avantajlar sağlayabilir.